Eğitim, cinsiyet, yaş, kültürel özellikler vb. gibi faktörlerin şiddeti uygulama ve şiddete katlanma üzerinde etkisi olduğu düşünülse de şiddetin çeşitlerini her yerde görüyoruz... Dünya Sağlık Örgütü'nün verilerine göre, yüksek geliri olan Avrupa'da yaşan ve şiddete maruz kalan kadınların oranı %22, Amerika'da %25, Doğu Akdeniz Bölgesi'nde ise %31. Küresel ölçekte ise öldürülen kadınların %38'i birlikte olduğu erkek tarafından öldürülüyor ve kadınların %6'sı erkekler tarafından en az bir kere cinsel şiddete maruz kalıyor. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu verileri ise şu şekilde :
Bu araştırmaların hepsi kıymetli olsa da klinik gözlemlerim toplumda görülen şiddetin sıklığının daha fazla olduğunu gösteriyor. Şiddete uğrayan kişilerin şiddete uğradığı söylemekten utanması, korkması bir yana yaşadıkları deneyimlerin normal olduğunu düşünmesi ve şiddetin ne olduğunu bilmemesi yardım alması ve tespit edilmesi önündeki en büyük engel. Yapılan araştırmalar şiddete maruz kalmanın kişi önlem almadığı sürece süregittiğini gösteriyor.
YAŞADIĞIM ŞEY ŞİDDET Mİ?
Bir problemi çözmek için öncelikle tanımlamak gerekmektedir. Tanımlamak için de yaşanılan deneyimin doğasını bilmek gerekir. Biraz daha derine inecek olursak...
Şiddet nedir?
Şiddet; bireyin fiziksel, cinsel, psikolojik veya ekonomik yönden zarar görmesiyle ya da acı çekmesiyle sonuçlanan veya sonuçlanması muhtemel hareketleri, buna yönelik tehdit ve baskıyı ya da özgürlüğün keyfi engellenmesini de içeren, fiziksel, cinsel, psikolojik, sözlü veya ekonomik her türlü tutum ve davranıştır.
Şiddetin mekanı var mıdır?
Ailede, iş yerinde, sokakta, sporda, okulda, televizyon izlerken her yerde şiddete maruz kalabilirsiniz.
Şiddeti uygulayan kişi kamu görevlileri ise bu işkence sınıflandırmasına girer.
Şiddetin türleri var mıdır?
FİZİKSEL ŞİDDET: Tokat atmak, iteklemek, tekmelemek, bir şey fırlatmak, yumrukla veya bir nesneyle vurmak, silah veya bunun gibi bir nesneyle zarar vermek ya da tehdit etmek, sağlık hizmetlerinden yararlanmasına engel olmak gibi kişinin bedenine zarar verecek her türlü davranıştır.
SÖZLÜ-DUYGUSAL-PSİKOLOJİK ŞİDDET: Şiddet hakaret etmek, aşağılayıcı söz söylemek, küçük düşürmek, aşırı kıskançlık yapmak, tehdit etmek, kişiye kendisini yetersiz hissettirecek söz veya davranışta bulunmak, küfretmek, kişinin kendisini ifade etmesine engel olmak, kişinin hareket özgürlüğünü kısıtlamak, kişinin aile üyeleri ve arkadaşlarıyla görüşmesini engellemek, kişinin istediği gibi giyinme özgürlüğüne engel olmak gibi fiziksel bir baskı olmaksızın uygulanan ve ruh sağlığını etkileyen her türlü söz ve davranıştır.
EKONOMİK ŞİDDET: Çalışmaya veya çalışmamaya zorlamak, kişinin gelirini kontrol altına almak, kişinin parasına veya banka kartlarına el koymak, kişiyi borçlanmaya zorlamak, kişiye hiç para vermemek veya çok az miktarda para vermek, kişinin çalışmasını zorlaştıracak hareketlerde bulunmak, kişiyle ailenin gelir ve giderleri hakkındaki bilgileri paylaşmamak gibi ekonomik baskı içeren her türlü tutum ve davranıştır.
CİNSEL ŞİDDET: Kişiyi istemediği yerde, şekilde veya zamanda cinsel ilişkiye zorlamak, kişiye cinsel içerikli sözler söylemek veya kişiyi cinsel içerikli sözler söylemeye zorlamak, kadını çocuk doğurmaya veya doğurmamaya zorlamak, fuhuşa zorlamak, cinsel organlara zarar vermek, kişiyi cinsel yönden aşağılamak gibi davranışlarla kişinin cinselliğini kontrol altında tutup baskı uygulayan her türlü davranıştır.
SİBER ŞİDDET/ZORBALIK: Sanal ortamda kişiyi bilgilerini yaymakla, yalan haberler uydurmakla tehdit etmek, küçük düşürmek ve şiddetin diğer türlerinin sanal ortamda gerçekleşmesi davranışıdır.
Şiddet Nasıl Tek Seferle Sınırlı Kalmaz?
Şiddeti uygulayan kişi mağduru tanır... Şiddete uğrayan kişinin ona olan sevgisini kullanır, tehdit eder, pişman olduğunu söyler, çeşitli bahaneler bulur (hastayım, alkollüydüm, sen de ... yaptın beni sinirlendirdin).. Çoğu zaman şiddeti uygulamasının mantıklı gerekçesi varmış gibi mağduru inandırmaya çalışır ve birkaç kez affeden mağdur zamanla baş etme gücünü kaybeder. Sosyal destek mekanizmaları (aile, arkadaş vb.) da güçsüzse bu döngünün içinden çıkmak giderek zorlaşır ve bir süre sonra şiddet görülen hayat 'normal' olmaya başlar. Şiddetsiz bir hayatın varlığı unutulur.. Bu döngüden çıkmak imkansız gelir. Sabredildikçe değişileceği düşünülür. Hiçbir şey değişmez....
Ruhsal olarak zorlanılan dönemlerde öfke kontrol problemleri ya da çeşitli psikolojik problemler sebebiyle kişiler şiddete meyilli olabilir. Ancak tedavi almıyor olmalı problemi çözmek istemediklerinin göstergesidir.
-Herkes ne der?
-Dul mu kalacağım?
-Çocuklarım beni suçlar.
-Erkektir yapar.
-Hasta olmasa yapar mı?
-Tek başıma ayakta kalamam.
-Sabredince düzelir
-Karımın bana vurduğunu söylersem herkes nasıl erkeksin der.
-Kadının erkeksiz olur mu?
-Dövüyor ama aslında iyi biri bana bakıyor.
-Anne babadır yapar.
-Öğretmenim sonuçta ne diyebilirim ki?
-Terfimi alamam
-Günah değil mi?
-Daha ......(zayıf, zengin, güzel, havalı, tahsilli, bakımlı...) olsam böyle olmazdı..
-Kocasıyım ben onun istediğim zaman benimle cinsel ilişkiye girmek zorunda..
-Gey bu.. Bir döveyim de erkek gibi olsun kendine gelsin..
-Karım/kızım değil mi? Döverim de severim de..
-Çok şımartmayayım kendini bir şey zanneder..
-Para vermezsem dizimin dibinden ayrılamaz.. Zaten bütün gün evde parayla ne işi var ki?
-Evli insanın arkadaşı mı olur?
-Zaten bu ..... (yahudi, ermeni, kürt, alevi, engelli, mülteci) ..Defolsun gitsinler..
-Kefil yapayım da beni bırakamasın.
-Zaten kadınlar gerizekalı..
-Azcık zayıflasana seni kimse böyle beğenmez. Böyle kıyafet mi olur, millete kuyruk mu sallıyorsun? Cüce gibisin..
Liste uzar gider.... Sanırım mağdur ve failler tarafından kullanılan cümleler hiçbirimiz için yabancı değil. Bu yalnız ve yanlış olmadığınızın da göstergesi...
Şiddetin Ruhsal Etkileri Nelerdir?
-Suçluluk, utanç, korku,çaresizlik gibi olumsuz duygular
-Özgüvende azalma
-Travma sonrası stres bozukluğu
-Akut bozukluk
-Depresyon
-İntihar girişimleri
-Öfke patlamaları
-Dikkat ve konsantrasyon bozuklukları
-Uyku problemleri
-Yeme bozuklukları
-Kişilik bozuklukları
-Bayılmalar, vücutta uyuşmalar, mide problemleri, kas ağrıları gibi somatik belirtiler..
Bu gibi ruhsal problemler yaşandığı takdirde bir ruh sağlığı uzmanına başvurmanız önemli olabilir. Ayrıca geçmişten getirdiğiniz travmatik deneyimler de bu döngüden çıkamamanıza sebep olabilir. Ruh sağlığı uzmanları bu konuda da size destek olabilirler.
Peki bu döngüden nasıl çıkılır?
Bu sorunun cevabı herkes için farklı olsa da ilk adım yaşanılan şeyi fark etmek. Size şiddet uygulayan kişinin durumuna göre konuşmak. Eğer can güvenliğiniz yoksa can güvenliğini sağlayacak önlemler almak. Şiddetin kanıtlarını saklamak (darp raporu, mesajlar vb.). Güvendiğiniz birinden destek almak. Kendinizi kaybolmuş hissediyorsanız ve nereden destek alacağınızı bilmiyorsanız bir kadın derneğine başvurmakla başlayabilirsiniz.
Acil Durumlarda Ne Yapabilirim?
Telefonunuza indirdiğiniz KADES uygulamasına basabilirsiniz
ALO 183
ALO 155 Polis İmdat,
ALO 156 Jandarma İmdat
112 ACİL
0212 656 96 96 Aile İçi Şiddet Acil Yardım Hattı
444 43 06 Ankara İçin Gelincik Hattı
Alo 183; Aile, Kadın, Çocuk ve Engelli Sosyal Hizmet Danışma Hattı
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığına bağlı olarak çalışan ALO 183 hattı, şiddete uğrayan ya da uğrama tehlikesi bulunan ve desteğe gereksinimi olan kişilere psikolojik, hukuki ve ekonomik alanda danışmanlık hizmetleri sunmakta ve yararlanabilecekleri hizmet kuruluşları konusunda bilgi vermektedir.
Alo 183 ücretsizdir ve Türkiye’nin her yerinden 7 gün 24 saat ulaşılır.
Destek Alabileceğiniz Diğer Yerler
Sağlık kuruluşları
Belediyeler
Sosyal Hizmet Merkezleri
Barolar
Kadın Sivil Toplum Kuruluşları (morçatı vb.)
Şönimler
Ve unutmayın...
Her şey bir adımla başlar.... Yalnız ve yanlış değilsiniz :)
Comments